Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil
Ehliyetsizlik, kişinin ayırt etme gücüne veya fiil ehliyetine sahip olmaması durumudur. Bu durum, kişinin eylemlerinin ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını değerlendirme, ayırt etme yeteneğini kaybettiği anlamına gelir. Türk Medeni Kanunu’na göre fiil ehliyeti; ayırt etme gücüne sahip, ergin (18 yaşını doldurmuş) ve kısıtlı olmayan kişilere tanınır. Kanunun 9. ve 10. maddelerine göre, fiil ehliyeti olmadan bir kişi kendi iradesiyle hukuki işlem yapamaz, hak kazanamaz ve borç altına giremez.
İçindekiler
ToggleTaşınmaz devir işlemlerinde devir yapan kişinin fiil ehliyetine ve ayırt etme gücüne sahip olması şarttır. Fiil ehliyeti olmayan kişilerin yaptığı taşınmaz satışları veya tapu devir işlemleri hukuka aykırıdır. Bu tür işlemler, ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına konu olabilir. Bu dava, usulsüz, yolsuz veya hukuka aykırı düzenlenmiş tapu kayıtlarının iptali ve hukuka uygun hale getirilmesi amacıyla açılır.
Mahkemeler, ehliyetsizlik iddialarını kamu düzenini ilgilendiren bir husus olarak değerlendirdiği için, diğer nedenlerden önce bu iddiayı inceler. Ayırt etme gücüne sahip olmamak; yaş küçüklüğü, sarhoşluk, akıl hastalığı, zayıflığı veya yaşlılık gibi sebeplerle kişinin sağlıklı karar verme yetisini kaybetmesi anlamına gelir. Örneğin, şizofreni, bipolar bozukluk gibi ruhsal hastalıklar etkisi altında yapılan işlemler kamu düzenine aykırıdır ve iptale tabidir.
Sonuç olarak, ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, taşınmazın mülkiyet hakkına ilişkin olup mahkeme kararı kesinleşmeden icra edilemez. Bu nedenle, tarafların hukuki ehliyet durumları işlem öncesinde dikkatle değerlendirilmelidir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası
Hukuki işlemlerin geçerli olabilmesi için tarafların fiil ehliyetine sahip olmaları gerekmektedir. Bu kural, tapuda gerçekleştirilen taşınmaz devir işlemleri için de geçerlidir. Fiil ehliyetine sahip olabilmek için bir kişinin ergin, ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmaması gerekir. İlgili kişinin irade beyanını açıkça ortaya koyabilecek durumda olması ve devir sözleşmesini imzalamasına engel herhangi bir hukuki ya da sağlık sorunundan etkilenmemesi gereklidir. Aksi takdirde, ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açılması gündeme gelir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Açılan Davalarda Süreç
Tapuda işlem yapan taraflardan birinin ehliyetsiz olduğu iddia ediliyorsa, ilgili tapu kaydının iptali ve taşınmazın hukuka uygun şekilde tescili için dava açılabilir. Bu tür davalar yalnızca işlemi yapan tarafları değil, devir işleminden etkilenen diğer hak sahiplerini de ilgilendirebilir. Türk Yargıtay’ının bu tür davalarla ilgili kararları, ehliyetsizliğin tespitinde dikkate alınacak yolları açıkça ortaya koymaktadır.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası Kim Tarafından Açılır?
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, yalnızca dava konusu taşınmazın önceki kayıtlı maliki veya onun mirasçıları tarafından açılabilir. Bu durumda, davayı açan kişinin taşınmazın önceki malik sıfatını taşıdığı, mahkeme tarafından dava sürecinin her aşamasında re’sen incelenir. Eğer ehliyetsizlik iddiası, taşınmazın önceki malikine dayanıyorsa, bu kişinin hukuki ehliyetsizliği söz konusu olduğunda kendisine vasi atanması gerekir. Vasi, vesayet makamından alacağı izinle bu davayı yürütebilir.
Eğer dava konusu taşınmazın önceki malikinin vefatı söz konusuysa, dava hakkı terekeye geçer ve mirasçılar bu davayı açabilir. Tapu iptali ve tescil davalarında davacı sıfatı bu çerçevede belirlenir ve davanın doğru kişilerce açılmaması durumunda husumet yokluğu nedeniyle dava reddedilebilir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası Kime Karşı Açılır?
Bu davalar, tapu kaydında taşınmazın mevcut maliki olarak görünen kişiye karşı açılır. Eğer mevcut malik ölmüşse, dava onun mirasçılarına yöneltilir. Hukuka aykırı veya usulsüz bir işlem sonucunda mülkiyet hakkı elde eden kişinin iyi niyetli olması dahi bu hakkı korumaz; çünkü yolsuz bir tescil neticesinde kazanılan hak, hukuka aykırıdır.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil: Üçüncü Kişiler ve İyiniyetin Hukuki Durumu
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil davalarında, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan üçüncü kişilere ait ayni ya da şahsi haklar da dikkate alınmalıdır. İpotek, önalım hakkı, satış vaadi sözleşmesi veya sükna hakkı gibi kayıtların varlığı halinde, bu hak sahipleri de davada taraf olarak gösterilmelidir. Aksi halde, bu hakların korunmasına yönelik talepler hukuki eksiklik nedeniyle sonuçsuz kalabilir.
Bu davalarda, ehliyetsiz kişiyle işlem yapan üçüncü kişinin iyi niyetli olması, işlemin geçerli olmasını sağlamaz. Türk Medeni Kanunu’nun 15. maddesi, ayırt etme gücünden yoksun bir kişinin hukuki işlem yapmasının mümkün olmadığını açıkça belirtir. Dolayısıyla, karşı tarafın ehliyetsizliği bilmemesi veya iyi niyetle hareket etmesi, yapılan işlemi hukuka uygun hale getirmez.
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 12.09.2017 tarih ve 2014/21931 E., 2017/4199 K. sayılı kararı, bu konuda açık bir yol göstermektedir:
‘’ Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil istemine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 15. maddesinde ifade edildiği üzere, ayırtım gücü (hukuki ehliyeti) bulunmayan kimsenin geçerli bir iradesinin olmaması sebebiyle yapacağı işlemlere sonuç bağlanamayacağı, karşı tarafın iyi niyetli olmasının da işlemi geçerli kılmayacağı kuşkusuzdur.’’
Sonuç
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil davalarında, hukuki işlemin taraflarının durumu ve üçüncü kişilerin haklarının kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi gereklidir. Ayırt etme gücü bulunmayan bir kişinin yaptığı işlem, karşı tarafın iyi niyetine dayalı olarak korunamaz ve bu nedenle işlem geçersiz kabul edilir. Ayrıca, taşınmaz üzerindeki hak sahiplerinin de davada taraf olarak gösterilmesi, hukuki sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi açısından önemlidir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Hukuki Ehliyetsizlik İddiasının Araştırılması
Türk Medeni Kanunu’nun 15. maddesine göre, ayırt etme gücünden yoksun (temyiz kudreti bulunmayan) bir kişinin geçerli bir irade açıklaması yapması mümkün değildir. Bu nedenle, böyle bir kişinin yaptığı hukuki işlemler geçersiz sayılır. Ayırt etme gücünün bulunmaması durumunda karşı tarafın iyi niyeti de işlemin geçerliliğini sağlamaz (Yargıtay 1. HD, 2016/2135 K. ve 11.06.1941 tarih, 4/21 Sayılı Yargıtay İBK).
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, tapu devir işleminin hukuka aykırı olup olmadığı detaylı bir inceleme gerektirir. Yargıtay kararları ve uygulamaları ışığında bu tür davalarda izlenecek süreç şu şekilde özetlenebilir:
- Delillerin Toplanması
Davaya taraf olanların sunduğu tüm deliller mahkeme tarafından toplanır ve detaylı şekilde incelenir. Tapu iptali ve tescil davasının dayanağı olan hukuki işlemin detaylarına yönelik belgeler dosyaya eklenir.
- Tanık Beyanlarının Dinlenmesi
Ehliyetsiz olduğu iddia edilen kişinin durumuna ilişkin bilgiye sahip tanıkların ayrıntılı, somut ve açıklayıcı beyanları mahkemede dinlenir. Tanıkların ifadeleri, dava sürecinde önemli bir delil niteliği taşır.
- Tıbbi Belgelerin İncelenmesi
Ehliyetsizlik iddiasının dayanağı olan kişinin sağlık durumuna ilişkin tüm tıbbi belgeler, mahkeme dosyasına eklenir. Özellikle doktor raporları, müşahade (gözlem) kağıtları, film grafikleri ve reçeteler gibi belgeler, kişinin sağlık durumunun hukuki işlem sırasında nasıl olduğuna ışık tutar.
- Bilirkişi Raporu Alınması
Ehliyetsizlik iddiasının değerlendirilmesi, yalnızca biyolojik nedenlerle sınırlı değildir. Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk gibi biyolojik unsurların yanı sıra kişinin bilinç, idrak ve irade gibi psikolojik unsurlarının da değerlendirilmesi gerekir. Bu tür teknik değerlendirmeler, uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi raporları alınır.
Türk Medeni Kanunu’nun 409. maddesi gereği, akıl hastalığı veya zayıflığı gibi durumların bilirkişi raporu ile tespit edilmesi zorunludur. Yargıtay uygulamalarında, özellikle Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi’nden alınan bilimsel raporların, ehliyetsizlik iddialarının doğruluğunun tespitinde önemli bir yer tuttuğu belirtilmektedir.
Sonuç
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, mülkiyet hakkının korunması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu davalarda, hukuki işlemin taraflarının ehliyet durumunun tespit edilmesi kamu düzenini ilgilendiren bir husus olarak değerlendirilmektedir. Sürecin sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için tüm delillerin eksiksiz toplanması, tanıkların dinlenmesi ve bilimsel raporların temin edilmesi gereklidir. Bu tür davalar, hukuki işlemlerde ehliyetsiz kişilerin mağduriyet yaşamasını önlemek ve mülkiyet hakkını güvence altına almak amacıyla hayati bir rol oynar.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Zamanaşımı
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, hukuki ehliyetsizliğin kamu düzenine ilişkin bir mesele olması sebebiyle zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir. Türk Hukuku’na göre, ehliyetsizlik nedeniyle yapılan işlemler yok hükmünde kabul edilir. Bu durum, işlemlerin geçerliliği ya da geçersizliği hakkında herhangi bir tartışmayı gereksiz kılar.
Türk Medeni Kanunu, ehliyetsiz kişilerin yaptığı işlemlerin hukuki sonuç doğuramayacağını açıkça ifade eder. Bu kapsamda, ayırt etme gücünden yoksun, ergin olmayan veya kısıtlı kişilerin yaptıkları işlemler toplum düzenini bozma potansiyeline sahip olduğundan, bu tür davalar için süre sınırlaması getirilmemiştir.
Hak kaybı yaşayan kişiler, işlem üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davasını açma hakkına sahiptir.
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, 2004/13418 K. sayılı kararında şu hususlara vurgu yapmıştır:
“Ehliyetsizlik hali, yok hükmünde bir işlem niteliğindedir. Yok hükmünde olan bir işlemin geçerliliği yahut geçersizliği tartışma konusu yapılamaz. Bu nedenle, ehliyetsizlik iddiası herhangi bir süre sınırlamasına tabi olmaksızın her zaman ileri sürülebilir.”
Sonuç
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, kamu düzenini ilgilendiren bir konu olduğundan, zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye tabi değildir. Bu düzenleme, ehliyetsizlik nedeniyle yapılan işlemlerden zarar gören kişilerin haklarını koruma altına almak için hayati önem taşır. Hak kaybına uğrayan kişiler, ehliyetsizlik durumunu gerekçe göstererek herhangi bir süre kısıtlaması olmaksızın mahkemeye başvurabilir. Bu tür davalarda kamu düzeninin korunması ve mülkiyet hakkının güvence altına alınması esastır.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davalarında, davanın doğru görevli ve yetkili mahkemede açılması hem dava sürecinin sağlıklı ilerlemesi hem de zaman ve hak kaybının önlenmesi açısından büyük önem taşır.
Görevli Mahkeme
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca, bu tür davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Hukuki ehliyetsizlik gerekçesiyle açılacak tapu iptali ve tescil davaları, başka bir mahkemede açıldığında mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında usulden reddedilebilir. Bu nedenle, davanın yalnızca asliye hukuk mahkemelerinde açılması gerekir.
Yetkili Mahkeme
Kanunun 12. maddesine göre, tapu iptali ve tescil davalarında yetkili mahkeme, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Bu yetki kesin nitelikte olup, tarafların anlaşarak başka bir yer mahkemesinde dava açması mümkün değildir. Davacı, tapu iptali ve tesciline konu taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesinde davayı açmak zorundadır.
Sonuç
Ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları, asliye hukuk mahkemelerinde ve taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkemelerde açılmalıdır. Görev ve yetki kuralları emredici nitelikte olduğundan, bu kurallara uygun hareket edilmemesi durumunda davanın reddi söz konusu olabilir. Davanın usulüne uygun şekilde açılması, dava sürecinin etkin ve adil bir şekilde yürütülmesi için temel bir şarttır.
EHLİYETSİZLİK NEDENİYLE TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
……. (YALOVA) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE
DAVACI:
(Adınız)
(T.C. Kimlik Numaranız)
(Adresiniz)
DAVACI VEKİLİ:
Av. Sefa Satan
(Adres)
DAVALI:
(Adı)
(T.C. Kimlik Numarası)
(Adresi)
KONU:
… İli … İlçesi … Mahallesi’nde bulunan, … ada ve … parseldeki taşınmazın, ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali ve tescili talebimizi içeren dava dilekçesidir.
DAVA DEĞERİ:
10.000,00 TL (fazlaya ilişkin haklarımız saklıdır)
AÇIKLAMALAR
- Müvekkilime ait hakların ihlaline yol açan … İli … İlçesi … Mahallesi’nde bulunan, … ada ve … parselde kayıtlı taşınmaz, davalı adına tescil edilmiş olup, bu tescil işlemi hukuka aykırıdır. Taşınmazın mülkiyeti, ayırt etme gücüne sahip olmayan (örneğin: akıl sağlığı yerinde olmayan/psikolojik rahatsızlığı bulunan/yaşlılık nedeniyle ehliyetsizliği olan/zeka geriliği bulunan vb.) … tarafından devredilmiştir.
- Devir işlemi sırasında devredenin ayırt etme gücünden yoksun olduğu bilinmesine rağmen taşınmaz, düşük bir bedelle davalıya devredilmiştir. İşlem sırasında gösterilen bedelin rayiç bedelin oldukça altında olduğu açıktır.
- Türk Medeni Kanunu’nun 15. maddesi uyarınca, ayırt etme gücü bulunmayan kişilerin yaptığı hukuki işlemler geçersizdir. Ayrıca, hukuka aykırı şekilde gerçekleştirilen bu işlemin tarafı olan davalının iyi niyetli olması dahi işlemin geçerli sayılmasını sağlamaz.
- Devredenin fiil ehliyetine sahip olmadığını ispatlayacak sağlık raporları, tanık beyanları ve diğer belgeler dilekçemiz ekinde mahkemenize sunulmaktadır. Ayrıca, mahkemenizce yapılacak bilirkişi incelemesi ve diğer araştırmalar sonucunda bu durumun kesin olarak ortaya çıkacağı kanaatindeyiz.
HUKUKİ DAYANAKLAR
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK), 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ve ilgili mevzuat.
DELİLLER
- Devreden kişinin sağlık durumuna ilişkin raporlar,
- Tanık beyanları,
- Tapu kaydı,
- Devir işlemine ilişkin belgeler,
- Bilirkişi incelemesi,
- Mahkemece re’sen toplanacak diğer her türlü delil.
NETİCE VE TALEP:
Yukarıda açıklanan nedenler ve mahkemenizce yapılacak araştırmalar sonucunda:
- Müvekkilimin talebinin kabulü ile ehliyetsizlik nedeniyle taşınmazın tapu kaydının iptaline,
- Taşınmazın tapuda eski maliki … adına yeniden tesciline,
- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekil olarak saygıyla arz ve talep ederim. (TARİH)
Davacı Vekili
Av. Sefa Satan
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Avukat Tutmak Zorunlu mu?
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu iptali ve tescil davalarında avukat tutmak zorunlu değildir, ancak bu tür davaların hukuki zorlukları ve uzmanlık gerektirmesi nedeniyle bir avukatın yardımını almak çok faydalıdır. Avukat, davanın düzgün bir şekilde ilerlemesini sağlamak, gerekli belgeleri hazırlamak ve başvuruları doğru zamanda yapmak gibi konularda yardımcı olabilir. Özellikle muvazaa gibi karmaşık durumlarla karşılaşıldığında, uzman bir avukat sürecin hızlı ve hatasız bir şekilde yönetilmesine katkı sağlar.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası Ücreti
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu iptali ve tescil davaları, davanın karmaşıklığına ve niteliğine göre farklı maliyetlere sahip olabilir. Harçlar, avukatlık ücretleri, bilirkişi masrafları ve keşif gibi ek giderler bu sürecin maliyetini artıran unsurlar arasında yer alır. Avukatlık ücretleri genellikle davanın değerine oranlı olarak belirlenir ve harçlar da aynı şekilde hesaplanır. Bu nedenle, davanın toplam maliyeti her bir durumda değişkenlik gösterebilir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Avukat Seçimi
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu iptali ve tescil davalarında doğru avukat seçimi oldukça önemlidir. Gayrimenkul hukuku konusunda uzmanlaşmış bir avukat, süreci etkin bir şekilde yönetebilir ve müvekkilinin haklarını koruyabilir. Uzman bir avukat, dava sürecinin her aşamasında etkili bir temsil sağlayarak delil toplama, tanık dinletme gibi aşamalarda müvekkilinin lehine çalışır. Bu, davanın doğru ve hızlı bir şekilde sonuçlanmasını sağlar.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davasında Avukatla Çalışmazsak Dava Uzar mı?
Avukatla çalışmamanın olası sonuçlarından biri, davanın daha uzun sürmesidir. Hukuki süreçte yapılan yanlışlar, eksik belgeler veya hatalı başvurular, davanın uzamasına yol açabilir. Ayrıca, avukatın deneyimi sayesinde stratejik bir yaklaşım benimsenmesi, sürecin hızlanmasına yardımcı olabilir. Bu nedenle, uzman bir avukat ile çalışmak dava sürecinin kısa ve etkili bir şekilde sonuçlanmasını sağlayabilir.
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası Avukatına Nasıl Ulaşabilirim?
Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil davalarına yönelik avukata ulaşmak için internet üzerinde arama yapabilir, yerel barolarla iletişime geçebilir veya gayrimenkul hukuku üzerine uzmanlaşmış hukuk bürolarına başvurabilirsiniz. Avukatların geçmişteki başarıları ve uzmanlık alanları hakkında bilgi edinmek, doğru seçim yapmanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, internet üzerindeki platformlar veya baro siteleri, avukatları inceleyerek ihtiyaçlarınıza uygun olanı bulmanıza olanak tanır.
AKLINIZA TAKILAN SORULARI SORABİLİRSİNİZ