Baskı Altında Verilen İstifa Geçerli mi? İşveren Baskısıyla Alınan İstifa Gerçek İstifa Sayılmaz – Yargıtay Kararları

Baskı altında istifa eden işçinin hakları – kıdem ve ihbar tazminatı alma şartları.

İş hayatında sıkça karşılaşılan uyuşmazlıklardan biri, işçinin kendi isteğiyle mi yoksa işveren baskısıyla mı işten ayrıldığı sorunudur.
Özellikle işverenin “tazminatlarını hemen ödeyeceğiz” gibi vaatlerde bulunarak veya “istifa etmezsen siciline işler” tarzında baskı kurarak işçiden yazılı istifa dilekçesi alması, gerçek bir istifa iradesinin varlığını tartışmalı hale getirir.

Türk iş hukuku açısından önemli olan, işçinin kendi özgür iradesiyle iş sözleşmesini sona erdirip erdirmediğidir.
Bu noktada Yargıtay’ın yerleşik içtihatları, işverenin baskısı veya hilesiyle alınan istifa dilekçesini geçersiz saymakta ve feshi işveren feshi olarak değerlendirmektedir.

İstifanın Hukuki Niteliği Nedir?

İstifa, işçinin tek taraflı irade beyanı ile iş sözleşmesini sona erdirmesidir.
Yani işçi, işverene “çalışmak istemediğini” bildirir ve bu beyan işverene ulaştığı anda sözleşme sona erer.

Ancak bu kuralın geçerli olabilmesi için, istifanın özgür iradeyle verilmiş olması gerekir.
İrade fesadına (örneğin korkutma, hile, baskı) dayanarak verilen istifalar, hukuken geçerli bir fesih beyanı oluşturmaz.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin birçok kararında vurgulandığı üzere:

“İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez; bu durumda feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilir.”

İşveren baskısıyla alınan istifa dilekçesi örneği – Yargıtay kararlarına göre baskı altında verilen istifa geçersizdir.

Baskı Altında Verilen İstifa Nedir?

Baskı altında istifa, işverenin farklı yöntemlerle işçiyi istifaya zorlamasıdır.
Bu durum, işçinin “ben istifa ettim” demesine rağmen, aslında gerçekte işten çıkarılma anlamına gelir.

İşverenin uygulayabileceği baskı türleri şunlardır:

  • İşçiye “tazminatlarını hemen ödeyeceğiz” vaadinde bulunmak,
  • İstifa etmezsen işten atarız, siciline işler” gibi tehditler,
  • İşçinin üzerindeki psikolojik baskı veya mobbing,
  • İşçinin görevini zorlaştırma, küçültücü görevler verme,
  • Sürekli yazılı uyarılarla işçiyi bezdirme.

Bu tür durumlarda, işçinin imzaladığı istifa dilekçesi baskı altında verilmiş sayılır.
Dolayısıyla bu istifa beyanı gerçek iradeyi yansıtmaz ve hukuken geçersizdir.

Gerçek İstifa İradesinin Bulunmadığı Nasıl İspatlanır?

İrade fesadı (baskı, hile, korkutma vb.) iddiası, tanık dahil her türlü delille ispatlanabilir.
Yargıtay da bu konuda oldukça geniş bir delil serbestliği tanımaktadır.

İşçi, gerçek istifa iradesinin bulunmadığını şu delillerle ortaya koyabilir:

Yargıtay’a göre işveren baskısıyla alınan istifa gerçek istifa sayılmaz, işçi tazminata hak kazanır.
  • İşyerinde yaşanan olayları anlatan tanık beyanları,
  • Mesaj, e-posta veya kamera kayıtları,
  • İstifa dilekçesinin gerekçesiz olması,
  • İstifadan sonra işçinin bir süre daha çalışmaya devam etmesi,
  • İstifaya rağmen tazminatların ödenmemesi veya gecikmesi,
  • İşverenin “bunu imzala yoksa tazminat alamazsın” gibi sözleri.

Örneğin, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 03.07.2007 tarihli, 2007/14407 E. ve 2007/21552 K. sayılı kararında,
işverenin “tazminatlarını hemen ödeyeceğiz” vaadiyle işçiden istifa dilekçesi alması durumu değerlendirilmiş;
ve baskı altında alınan istifanın geçersiz olduğu belirtilmiştir.

Yargıtay Kararlarıyla Baskı Altında İstifa

Yargıtay’ın yerleşik içtihadına göre;
işverenin baskısıyla alınan istifa dilekçeleri, işveren feshi olarak değerlendirilir.
Bu durumda işçi, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanır.

Gerçek istifa iradesi ve işveren baskısı arasındaki fark – İş hukukunda irade fesadı örnekleri.

Örnek Karar:

“İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vererek işçiden yazılı istifa dilekçesi istemesi halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir.”
(Yargıtay 9. HD, 03.07.2007, E. 2007/14407, K. 2007/21552)

Bir başka kararda ise Yargıtay,

“İşçinin istifa dilekçesinin irade fesadı ile malul olduğu tanık beyanlarıyla ortaya konulmuşsa, bu dilekçeye değer verilemez.” şeklinde hüküm kurmuştur.

Bu kararlar doğrultusunda, işçi baskı altında istifa etmişse, işveren fesih yapan taraf sayılır ve
işçiye kıdem, ihbar tazminatı ile varsa diğer işçilik alacaklarının ödenmesi gerekir.

Mahkemeler Baskı Altında İstifayı Nasıl Değerlendiriyor?

Mahkemeler, genellikle şu kriterleri göz önünde bulundurur:

  1. İstifa dilekçesinin içeriği:
    Gerekçesiz, kısa ve standart ifadelerle (“Kendi isteğimle işten ayrılıyorum”) yazılmış dilekçeler, baskı şüphesi doğurur.
  2. İstifadan sonra yaşanan süreç:
    İşçinin işyerinde çalışmaya devam etmesi veya tazminatlarının ödenmemesi, gerçek istifa olmadığını gösterir.
  3. Tanık beyanları:
    İşyerindeki tanıklar “işverence dilekçe imzalatıldı” gibi ifadelerde bulunmuşsa, mahkeme baskı altında istifa sonucuna ulaşır.
  4. İşverenin davranışı:
    İşverenin istifayı kabul edip etmediği, dilekçeyi işleme koyup koymadığı ve sonrasındaki tutumu da önemlidir.

Bu unsurlar bir arada değerlendirildiğinde, mahkeme gerçek istifa iradesinin bulunmadığına kanaat getirebilir.

Baskı Altında İstifa Eden İşçinin Hakları Nelerdir?

İşveren baskısı altında istifa eden işçi, haklı fesih yapılmış gibi değerlendirileceği için şu haklara sahip olur:

  • Kıdem tazminatı
  • İhbar tazminatı
  • Kullanılmayan yıllık izin ücretleri
  • Fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri
  • Diğer işçilik alacakları

Ayrıca, işverenin bu şekilde istifa dilekçesi imzalatması, iş kanununun temel ilkelerine ve dürüstlük kuralına aykırıdır.

Baskı Altında İstifa Alan İşverenin Sorumluluğu

İşverenin baskı yoluyla istifa dilekçesi alması sadece tazminat yükümlülüğü doğurmaz;
aynı zamanda kötü niyetli işlem olarak da değerlendirilebilir.

Bu durumda:

  • İşveren kötü niyet tazminatı ödemek durumunda kalabilir,
  • İş müfettişleri tarafından idari yaptırımlarla karşılaşabilir,
  • Mobbingle zorla istifa ettirildiyse ve bu ispatlanırsa manevi tazminat talepleri gündeme gelir.
Yalova avukat – baskı altında istifa eden işçinin hakları ve tazminat talepleri.

Yalova’da İşveren Baskısıyla Alınan İstifalar Hakkında Hukuki Destek

Yalova’da faaliyet gösteren Satan Hukuk ve Danışmanlık Bürosu olarak, baskı altında istifa dilekçesi imzalatılan işçilerin hukuki haklarını korumak amacıyla işçilik alacak davaları, işe iade davaları ve irade fesadı iddiaları konusunda profesyonel destek sunmaktayız.

Eğer sizden de benzer şekilde istifa dilekçesi alınmışsa, gerçek istifa iradesinin bulunup bulunmadığının tespiti için hukuki süreç başlatabilirsiniz.

Sonuç olarak;
işçinin özgür iradesine dayanmayan, baskı, hile veya vaatlerle alınan istifa dilekçeleri geçerli değildir.
Bu gibi durumlarda fesih, işveren tarafından yapılmış sayılır ve işçi tazminat haklarını kaybetmez.

Yargıtay’ın da istikrarlı kararlarında belirtildiği gibi,
“İşverenin tazminat vaadiyle veya baskısıyla alınan istifa dilekçesi, gerçek bir istifa iradesi sayılmaz.”
Bu nedenle, böyle bir durumda hak kaybı yaşamamak için hukuki danışmanlık alınması büyük önem taşır.

KENDİSİNE YALAN SÖYLENEREK İMZALATILAN İSTİFA DİLEKÇESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ HAKKINDA YARGITAY KARARI

YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ

Esas : 2020/3079

Karar : 2020/10129

Karar Tarihi :01.10.2020

ALACAK DAVASI – DAVALI TANIK SÖYLEMLERİNE GÖRE DAVACININ İSTİFA DİLEKÇESİNİN İRADE FESADI İLE MALUL OLDUĞU VE DAVACININ GERÇEK İSTİFA İRADESİNİN BULUNMADIĞININ ANLAŞILMASINA GÖRE KIDEM VE İHBAR TAZMİNATININ KABULÜ GEREĞİ – HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Somut uyuşmazlıkta davacı işçilik alacaklarını alabilmek amacıyla istifa dilekçesi verdiğini ileri sürmüş, davalı işveren ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece davacının istifa iradesinin fesada uğratıldığının ispatlanamadığı gerekçesi ile dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine hükmedilmiş ise de bozma sonrası dinlenen davacı tanığı S.A.’nın “Tarafıma gösterilen istifa dilekçesi ile ilgili bilgim vardır. Kendisine iki üç gün içerisinde tazminatların ödeneceği söylenerek bu belge imzalatılmıştır.” şeklindeki beyanları, gerekçesiz istifa beyanı, davalı tanık söylemleri ve dosya kapsamına göre, davacının istifa dilekçesinin irade fesadı ile malul olduğu ve davacının gerçek istifa iradesinin bulunmadığının anlaşılmasına göre dava konusu kıdem ve ihbar tazminatının kabulü gerekirken reddi hatalıdır.

(4857 S. K. m. 18) (9. HD. 03.07.2007 T. 2007/14407 E. 2007/21552 K.)

 

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde 09/03/2005-26/05/2014 tarihleri arası çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini, fesihten yirmi gün sonra kalan maaşının ödeneceği söylenerek istifa dilekçesi imzalatıldığını beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etmiştir.

 

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davacının iş yerinden istifa ederek işten ayrıldığını, istifa eden kişinin kıdem ve ihbar tazminatının talep etmesinin yasal olarak mümkün olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.

 

Mahkeme Kararının Özeti:

Bozmaya uyan Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.

 

Temyiz:

Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Taraflar arasında, iş ilişkisinin işçinin istifası ile sona erip ermediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İstifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş ilişkisi sona erer. İstifanın işverence kabulü zorunlu değilse de, işverence dilekçenin işleme konulmamış olması ve işçinin de işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde gerçek bir istifadan söz edilemez. Bununla birlikte istifaya rağmen tarafların belirli bir süre daha çalışma yönünde iradelerinin birleşmesi halinde, kararlaştırılan sürenin sonunda iş sözleşmesinin ikale yoluyla sona erdiği kabul edilmelidir.

İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir.

İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez. Dairemizce bu gibi hallerde feshin işverence gerçekleştirildiği, bununla birlikte işveren feshinin haklı olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmektedir (Yargıtay 9.HD. 3.7.2007 gün 2007/14407 E, 2007/21552 K.).

İstifa iradesinin bulunmadığına yönelik olarak irade fesadı iddiası tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabilir.

Somut uyuşmazlıkta davacı işçilik alacaklarını alabilmek amacıyla istifa dilekçesi verdiğini ileri sürmüş, davalı işveren ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece davacının istifa iradesinin fesada uğratıldığının ispatlanamadığı gerekçesi ile dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine hükmedilmiş ise de bozma sonrası dinlenen davacı tanığı S.A.’nın “Tarafıma gösterilen istifa dilekçesi ile ilgili bilgim vardır. Kendisine iki üç gün içerisinde tazminatların ödeneceği söylenerek bu belge imzalatılmıştır.” şeklindeki beyanları, gerekçesiz istifa beyanı, davalı tanık söylemleri ve dosya kapsamına göre, davacının 26/05/2014 tarihli istifa dilekçesinin irade fesadı ile malul olduğu ve davacının gerçek istifa iradesinin bulunmadığının anlaşılmasına göre dava konusu kıdem ve ihbar tazminatının kabulü gerekirken reddi hatalıdır.

 

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

AKLINIZA TAKILAN SORULARI SORABİLİRSİNİZ

Thanks for sending Email!

Processing...

Diğer Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir